Baek Soo Chan | Jung Yoon Hee |Yoo Joon Suk | Go Hye Mi | Yang Duk Gil
Bazı diziler vardır; insan ilk gördüğünde “işte ben bunu izlemeliyim”, “bu tam bana göre bir dizi” derler ya hani, işte bu dizi de tam olarak bende aynı etkiyi yarattı. 2007 yılı Güney Kore yapımı olan, SBS kanalında yayınlanan 20 bölümlük Mükemmel Komşu, şüphesiz o yılın en iyi dizilerindendi.
Bir kere alıştığınız Kore dizi kalıplarını unutun. Bu diziyi diğerlerinden ayıran bazı özellikler var. Ama öncesinde konusuna bakalım. İyi dizi yapmanın önemli sırlarından biri olan gizem katmanını keşfeden Koreliler, bu dizide gizem unsurunu ustaca kullanmışlar. Ortaya da hem büyük bir zevkle, hem de büyük bir merakla izleyeceğimiz bir yapım çıkmış.
Baek Soo Chan.. kadınların aradıkları her şeyi buldukları bir erkektir. Yardımseverliği, çekiciliği, yakışıklılığı, centilmenliği göz doldurur. Gözüne kestirdiği her kadına av olarak bakmaktadır. Bu durum başına ne gibi işler açacak? Kadınlar kolayca Baek Soo Chan’ın büyüsünün etkisine girerken, o bu yeteneğiyle övünmektedir. Geldiği konum dahi, bu yeteneğinin meyvesidir. Hayattaki amacı bir sonraki kadını gözüne kestirmekten ibaret olan Soo Chan’ın karşısına hiç beklemediği şeyler çıkacaktır..
Dizinin konusu kabaca böyle diyebiliriz. Zıt karakterlerin harika uyumu ile keyifle izlenen bir dizi haline gelmiş. Sizi hiç bir şekilde sıkmıyor, su gibi akıp gidiyor dizi. Esas oğlanımızın başına çeşitli belalar geldikten sonra kendisini toplaması ve çevresindekilere “gerçek” Baek Soo Chan’ın göstermesini izleyeceğiz. Tabi işin içinde “aşk yarışları” da yok değil! Soo Chan’dan yeterince bahsettiğim için diğer karakterlere geçmek istiyorum.
Jung Yoon Hee.. Daha önce The Host filminde izlemiştim Du Na Bee’yi. Kore’nin en çok izlenen filmi olan The Host’taki performansı göz dolduruyordu. Bu dizide esas kız olan Yoon Hee karakterini ustaca canlandırmış. Şimdi ise uzun soluklu Gloria dizisinde boy gösteriyor. Yoon Hee içmeyi çok seven, annesi, ablası ve yeğeniyle beraber yaşayan sıradan bir kız. Tamamen tesadüf ve cesaret örneği bir olayla büyük bir şirketin genel müdürünün sekreteri oluyor. Genel müdür aniden hastalanınca boşluğu oğlu dolduruyor ve onun hizmetine giriyor.
Yoo Joon Suk.. Büyük bir şirketin tek varisi. Babası hastalanınca işleri devralıyor. Soğuk bir ailede yetiştiği için çevresindekilere duygularını göstermede başarısız bir karakter. Park Si Hu’yu Haru: An Unforgettable Day in Korea’da izleyip beğendiğim halde, en güzel rolünün Prosecutor Princess’teki rolü olduğunu düşünüyorum. Bu dizideki gibi soğuk nevale haller ona yakışmıyor. Joon Suk’un annesi oğlunun bir an önce evlenmesini istiyor. Bunun içinde kendisine sorulmadan bir aday bile belirlenmiş: Go Hye Mi! Şirketi babasıyla beraber büyüten müdürün kızı ile bir evlilik yapmasını istiyorlar. Joon Suk bu isteği yerine getirecek mi? Yoksa ilk iş gününde görmüş olduğu kız aklına mı takıldı?
Go Hye Mi.. İşte favori karakterim. Wang Ji Hye kesinlikle Kore’nin en iyi oyuncularından biri. Kötü karakterlerin bir numaralı ismi. Bu kadına kötü roller çok yakışıyor; çünkü hakkıyla yerine getiriyor; altından başarıyla kalkıyor. Aslında Go Hye Mi karakteri için kötü biri diyebilir miyiz bilmiyorum. Gerçi ilk bölümde arabanın Kamboçya’da denize uçmasından sonra gelişen olayları göz önüne alırsak, bayağı bayağı kötü diyebiliriz. Annesinin babasının baskısıyla Joon Suk ile evlendirilmek isteniyor. Zamanla ondan hoşlanmaya başlayan Hye Mi, sevdiği adamın aklının kendisinden daha alt kademede yer alan birinde olduğunu öğrendiğinde ise hırs yapmaya başlıyor.
Yang Duk Gil.. Çeşitli olayların gelişmesinden sonra evlat edindiği oğlu ile beraber Soo Chan’ın evine yerleşiyorlar. İyi, yardımsever ve biraz da safça biri. Köyden Seul’e geldiği için kendisine köylü deniyor. Dizinin en güzel sahneleri Duk Gil ve Yoon Hee’nin ablası arasında geçen olaylar bana göre.
Karakterleri de tanıttıktan sonra şimdi geldik neleri sevdim kısmına. Hepsini yazsam küçük bir kitap çıkar ortaya. O yüzden belli başlı olanları yazacağım. Yine de uzun olacak, biliyorum :)
> Notlar.. / >Neleri sevdim?











"Benim yüzümden uyuyamadığınızı söylediğinizde, böyle bir şeyi yaşayacağım aklımın ucundan geçmezdi.
Kalbim kırılsa da mutluyum.
Hayalimi gerçekleştirip beni müzikale götürdünüz.
Dönüşte beni arabadan attığınızda sizi suçlamadım.
Aptalca davrandığımı biliyordum bu nedenle sineye çektim."
Yine de kendimi çok şanslı hissediyorum. Bana hayatımın en özel dakikalarını armağan ettiniz. "
Kalbim kırılsa da mutluyum.
Hayalimi gerçekleştirip beni müzikale götürdünüz.
Dönüşte beni arabadan attığınızda sizi suçlamadım.
Aptalca davrandığımı biliyordum bu nedenle sineye çektim."
Yine de kendimi çok şanslı hissediyorum. Bana hayatımın en özel dakikalarını armağan ettiniz. "
|||


Dizinin bana göre en güzel sahnesi.
Nasıl sevmiştim; çok komik..
En büyük bombayı söylemiyorum.
Sakladım onu sizin için.
Ve son olarak.
"Yine ablanın kredi kartını mı kullandın?"
“Yine benim kredi kartımı mı kullandın?”
Aha.
완벽한 이웃을 만나는 법
^^